Bursa’nın Karacabey ilçesinde faaliyet gösteren Karacabey Şeker Fabrikası, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla 58 milyon 500 bin liraya satıldı. Satış kararı 12 Mart 2024 tarihli Resmî Gazete’de yayımlandı.

Fabrikanın satışına tepki gösteren CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, “Bursa'da paha biçilmez bir milli servetimiz daha Erdoğan imzasıyla satıldı. Şeker fabrikaları milyonlarca çiftçimizin emeğini, üretime dönüştüren tesislerdi. Ancak AKP iktidarında şeker üretimi bitme noktasına geldi. Türkiye'nin yüz akı olan bu üretim bilinçli olarak yok edildi, halktan değil sermayeden yana politikalarla milletimiz mağdur edildi. Çiftçimiz, üreticimiz, ranta kurban edildi” dedi.

Yeşiltaş açıklamasında, “Türkiye'de son 20 yıldır milli değerlerimiz yok sayılıyor. Yerlilik ve millilikten dem vuranlar kamu kaynaklarımızı, fabrikalarımızı yabancı şirketlere peşkeş çekip onların kazançlarına kazanç katacak düzenlenmeler yapıyorlar. Üreticimizi çok uluslu şirketlerin, büyük sermaye gruplarının çıkarı için ortadan kaldırıyorlar. Ülkemizin zenginliklerini kendi varlıkları gibi görenler, kazanımlarımızı birer birer elimizden koparmaya devam ediyor” diye konuştu.

AKP iktidarının tarım politikaları sonucunda vatandaşların market raflarında yerli ve milli ürünler göremediğini belirten Yeşiltaş, “Şeker, birçok ülke için gıda güvencesi sağlaması ve geniş istihdam yaratması nedeniyle korumacı politikalarla desteklenirken, ülkemizde emperyalist güçlerin baskısına kurban edilerek, yok ediliyor. Şeker sadece bir tarım ürünü değil, bir çok sosyo ekonomik unsuru barındıran stratejik bir üründür. Şeker fabrikalarını özelleştiren yıkıcı zihniyet eliyle ülkemiz, yüksek gıda enflasyonu yaşayan, ithalata bağımlı, kendi kendini besleyemeyen üçücü dünya ülkesi haline getirildi” dedi.

Açıklamasında Türkiye'nin şeker ithalatının artışına ve satışların halk sağlığı boyutuna dikkat çeken Yeşiltaş, “Dünyada nişasta bazlı şeker üretimi gerilerken Türkiye’de uygulanan yanlış tarım politikaları yüzünden ne yazık ki artıyor. Şeker fabrikalarının satılması aynı zamanda çok önemli bir halk sağlığı sorunudur. Türkiye’nin pancar üretiminden çekilmesi, şeker ihtiyacının tamamen mısırdan yapılan nişasta bazlı şekerlerden karşılamasına oluyor. AKP yönetimi halkımızın sağlığını da, huzurunu da, ekonomisini de bozuyor” dedi.

“Bir de bu satışları kamu yararı ve hazineye gelir için yaptıklarını söylüyorlar. Şimdi sormak istiyorum içinde yüzlerce konut projesi yapabilmek adına imar planı değişen 8.556 m2'lik fabrika, depo ve lojmanların olduğu bu alanı 3-5 ev fiyatına satmanın neresi kamu yararı. Düpedüz yok pahasına yandaşlara peşkeş çekiyorlar.” diyen Yeşiltaş, “Burada yapılacak konutlardan elde edilecek milyon dolarlık gelirler kimin kasasına girecek, bu kararın altında imzası olan Cumhurbaşkanına ve sesini çıkartmayan Bursa Büyükşehir belediye başkanı Alinur Aktaş’a soruyoruz” dedi.

Yeşiltaş, açıklamasında son olarak Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Her fabrika bir kaledir” sözünü hatırlatarak, “AKP iktidarında halkımız yoksullaşmaya, gelir dağılımındaki adaletsizlik artmaya devam ediyor. Birileri zengin olurken vatandaş yine yoksullaşıyor. Cumhuriyetimizin en büyük kazanımlarından olan Şeker Fabrikaları ulusal değerlerimizdir. Şeker fabrikalarının özelleştirilmesiyle hem pancar ekicisi çiftçimiz hem de buralarda çalışan emekçilerimiz mağdur oldu. Biz, çiftçinin alın terini, işçinin emeğini, çocuklarımızın geleceğini sonuna kadar savunacak, milletimizi nişasta bazlı şekerlere mahkum ettirmeyeceğiz. Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında bu fabrikalar tekrar milletin malı olacak” dedi.