İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun adını verdiği bilirkişiye cevap hakkı tanıdığı telefon görüşmesi nedeniyle gazeteci Barış Pehlivan ve Halk TV Sorumlu Müdürü Serhan Asker gözaltına alındı. Serhan Asker Ankara'da Barış Pehlivan ise İstanbul'da gözaltına alındı.
Gözaltıların ardından CHP Genel Başkanı Özgül Özel Halk TV canlı yayınına bağlanarak açıklamalarda bulundu.
Özgür Özel şunları söyledi:
"Bütün Halk TV ailesine geçmiş olsun demek istiyorum. Çok üzüldük ve yakından takip ediyoruz süreci. Fevkalade bir yanlışın içindeler yine. Bugün grup toplantımızda çizdiğimiz Türkiye tablosundan farklı bir şey değil.
Her iki Barış kardeşimin de cezaevi günlerine tanıklık etmiş birisi olarak bir haberi doğrulatmak için en kadar çaba sarf ettiklerini. Bir haberi yazdıklarında altına isimlerini koymak için meslek ahlaki açısından ne kadar titiz olduklarını bilen birisiyim.
Halk TV'den arandığını bilen ismi, cismi belli birisi ile yapılan bir görüşme, bir anda gündeme bomba gibi düşmüş olan birisinin görüşülmesi sesinin duyulması, sorulara cevap verilmesi kadar... Yoksa kişi diyebilir ki ben bu sorulara cevap vermek istemiyorum, görüşmek istemiyorum. Sonradan gözaltına alınmaları fevkalade rahatsız edici, basın özgürlüğü açısından kabul edilemez bir süre. Hukukçu arkadaşları görevlendirdik. Ama daha kötü bir sürece evrilmemesi için en yakından takip edeceğiz biz de.
Daha önce de söyledik, geçen hafta İstanbul'daki partinin tüm seçilmişleriyle yaptığımız görüşmelerin sonucunda, bir miting değil ama içinde mitinglerin de olacağı eylem değil ama içinde eylemlerin de olacağı, güçlü bir süreci tarif etmek üzere bir araya geldik. Bir yandan da sandıklara hazırlayacağımız, sandık eğitimlerini vereceğimiz, propaganda malzemelerini hızla hazır hale getireceğimiz, dahası hükümet programını yazacağımız 2025 yılında sandığı bu milletin önüne getirmek için her şeyi yapacağımız bir süreçteyiz.
"GÜCÜ BİRBİRİMİZDEN ALABİLİRİZ"
Tabi burada sandığı milletin önüne getirmeyenlere, diyecek bir sözümüz, bizim de atacağımız adımlar var. Onlar sandıktan ne kadar kaçarlar bilmiyoruz, biz bir genel seçim istiyoruz ama seçmenin genelinin de oy kullanacağı ve milletin sandıkta son sözünü söylemeden önce bir kez daha son sözünü söyleyeceği ve bu meşruiyetin iktidar tarafından tamamen tartışmalı olan bu meşruiyet alanının bir kez daha millet eliyle gözler önüne serileceği bir süreci de planlamak durumundayız. Ya bu sandığı milletin önüne getirecekler ya da CHP bu milletin önüne bir sandık getirecek ve diyecek ki sözünü sen söyle. Benim halkımıza bir sözüm var. 47 yıl bu parti birinci parti olamamış bir kere seçmene of dememişim ben ve biz. Hep kusuru kendimde aramış partisinde aramış, seçmene öf demenin yanlış olduğunu düşünmüşüm.
Seçmene umut olmak için ne yapıyorsunuz demiştiniz, Mayıs ayının başından beri atanmayan öğretmenlerle başladı, ne fıstık üreticisi kaldı, ne çay kaldı, ne pamuk ne zeytin kaldı, ne Çukurova'sı kaldı. Hem üreticiler hem emekliler, asgari ücretliler için meydan meydan mitingler organize ediyoruz. Ama insanların artık sel olup bu sokaklara akması lazım, onlar bizi sindirmeye çalışıyorlar, oysa ki biz gücü birbirimizden alabiliriz.
Sayın Bahçeli, çıkmış diyor ki: Efendim 15 Temmuz'da ders almadıysanız dersinizi veririz. 15 temmuz da Ülkücüler sokağa çıkmayacaktır.. aman haa.. Ordu dediğin altına devletin tankını almış, Fetöcü o gece karşında, onlarla çatışmayacağız diyor. Orduyu ele geçiren Fetöcülere karşı sokağa çıkma cesaretini gösteremeyen birisi çıkmış şimdi sokağa çıkanları tehdit ediyor.
BU TATLI SU KURNAZLARINA MEYDANI BOŞ BIRAKMASIN MİLLET
Gezide solcu, Atatürkçü, devrimci, kürt gençlerin cesaretine öykünen, gece vakti meydanda görünmeyip öğlen çıkıp 'biz de varız hükümet istifa' diyen parti çıkmış şimdi geziyi kriminalize ediyor.
Bu tatlı su kurnazlarına meydanı boş bırakmasın millet, bunlar cürümleri kadar yer yakarlar. Kendi gençlik kolları başkanının cenazesini sokağın ortasında bir başına bırakmış, bir taziye verememişler. Bu cinayete kurban giden kişinin daha önce kimler tarafından tehdit edildiğini bütün camia biliyor. Bir twit atmaya korkulan bir süreçten bahsediyoruz. Her tarafları tehdit olsa mafya olsa ne olur.
Nerden güç alırlarsa alsınlar. Milletimizi ayağa kalkmaya, bu kerameti kendinden menkul tatlı su kabadayılarına karşı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu partinin ve o partinin neferlerinin cesaretini göstermeye ayağa kalkmaya birlikte olmaya devam ediyorum. Biz ayakta olursak dimdik olursak asla ve asla kazanamayacaklar.
Onlar zoru görünce kaçanlardır, onlar asla ve asla gerçek anlamda bir cesareti gösteremeyenlerdir. Kendisi yerine Akın Gürlek'in, kendisi yerine polisin gücüyle bu milletin karşısına dikilenlerin karşısına, Gazi Mustafa Kemal'in ve kurucu kadrolarının cesaretiyle dikilmek zorundayız. Bu gün yeni bir gündür. Bugün söyledim başlıyoruz. Bundan sonra korkanlar, bu korkanlar tarafından yönetilecek. Cesurlar, Atatürk'ün partisinin ortaya koyacağı yeni bir iktidar tarafından yönetilecek. Yoksulluğu, köleliği, sömürüyü bitirmenin de bu kerameti kendinden menkul kurnazların saltanatını bitirmenin de yolu kendine güvenmek bir olmaktır. Çağırıldığı meydana koşmaktır, erken seçim için üzerine düşen her sorumluluğu yerine getirmektir. Biz bunu başarmak için azimliyiz. Tüm milletimizden de aynı azim ve kararlılığı beklemekteyiz."
MÜSAVAT DERVİŞOĞLU'NDAN DESTEK
Müsavat Dervişoğlu'da sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla gazetecilerin gözaltına alınmasına tepki gösterdi. Dervişoğlu paylaşımında şu ifadeleri kullandı:
“Durmak yok, yola devam” dediniz ya , sakın ama sakın durmayın! Siyasetçileri tehdit edip, güç yetirebildiklerinizi hapse tıkın! Sanatçı ve aydınları baskılayıp, ses çıkaramaz hale getirin! Gazetecileri gözaltına alarak susturup, görevlerini yapmalarını engelleyin! Siyasi rakiplerinize soruşturma açtırıp, yargıyı da kullanarak siyasetten yasaklayın! Bu fakir milleti aç bırakıp, kaybettikleri özgürlüklerin farkına varmalarını engelleyin! Durmayın ve devam edin! Dünya döndüğü müddetçe zaman değişecek, devran da dönecektir! Ve asla unutmayın ki; Gün gelecek, hesap vereceksiniz!"