Burası Japonya değil Türkiye Cumhuriyeti, istifa etmek zayıflık gibi görünür bizde, Arapça’dan gelen bu kelimenin karşılığı af dilemekten geliyor, AKP iktidarında hiçbir bakan veya yönetici istifa edemedi, edemezdi de bizde hepsi görevden affını istedi diye geçiştirildi daha doğrusu bu dönemde istifa hep tepeden istendi.
Büyük bir felaket yaşadık bu bir ilk değildi sonda olmayacak bu yapıyla, uykularımız kaçtı, kahrolduk, aileler yok oldu 40 a yakın çeşitli yaşlarda çocuğumuz vardı kaybettiklerimiz içinde ülkemizin başı sağ olsun diyoruz, ailelere sabırlar diliyoruz, suçlular hukuk önünde hesap verecektir, sorumlular kim hiç sorumluluğu olmayan Bolu itfaiyesinden 3 kişi tutuklanıyor denetimde tek yetkili olan Kültür ve Turizm bakanlığından bırakın tutuklanmayı bir kişi bile göz altına dahi alınmadı, her kes topu bir birine atıyor, eski AKP’liler Bülent Arınç, Şamil Tayyar’ın dışında Nazif Okumuş dahi Bolu belediyesi burada bir bakkala bile ceza yazamaz çünkü sınırları dışında dediği halde Cem Küçük diye birisi var uzun süreli bir tedaviye ihtiyacı olduğu kesin, sarayın hizmetkârlarından, Bolu bld. başkanı tutuklanmalı diyor Allah ıslah etsin ne diyelim.
Bu ilk değil dedik 2003 de Bingöl deprem ile başlayan, Pamukova, Kütahya tren kazaları, Davut Paşa’daki patlama, Kara don, Soma, Ermenek, Şirvan maden kazaları, Van depremi, Aladağ öğrenci yurdu yangını, Çorlu tren kazası, Ankara tren kazası, İzmir, Elazığ depremleri, Orman yangınları, Batı Karadeniz sel felaketleri, Amasra maden ocağı patlaması, K. Maraş, depremleri, Adıyaman ve Şanlı Urfa sel felaketi, İliç maden kazası, Beşiktaş gece kulübü yangını, Balıkesir mühimmat fabrikası patlaması ve Kartal Kaya otel yangını felaketi, daha niceleri.
Bunlar aklımıza gelenler dostlar bir tane istifa var mı evet tutuklamalar oldu ama bunlar genelde alt kademelerdeki günah keçilerinden başkası değil.
Böyle bir yönetim şekli olmaz, bunlar tek adam yönetiminin ülkemize yaşattıkları, bakanlar seçilmişlerden değil atanmışlardan oluyor, Özel hastaneler sahibi Sağlık bakanı, Özel okulları olan M. Eğitim Bakanı, Turizm firması ve otelleri olan birini Kültür Ve Turizm bakanı yapıyorsun, hatta hatırlayın pandemide Ticaret bakanı idi ve kendi bakanlığına kendi firmasından dezenfektan satmıştı.
COLANİ OLDU AHMET ŞARA
Sevgili dostlar Suriye’de yaşananlarla ilgili belki dikkatinizi çekmiştir bu güne kadar hiçbir şey yazmadım, yazmaya da niyetim yoktu çünkü orası karma karışık üçe mi, dörde mi bölünecek nasıl bir yönetim şekli olacak gelişmeler ne yönde olacak ama bazı şeyler şekillenmeye başladı bizde bir ucundan girelim ne dersiniz.
HTŞ lideri Ebu Muhammet Colani Suriye de Arap milliyetçisi bir babanın oğlu olarak dünyaya geldi, zengin sayılabilecek bir yaşamı vardı ama o babasının aksine İslam’ı Araplığın önüne koydu, yakın zamana kadar el kaide ve işid militanı idi bir başka deyişle İslamcı terörist diyebiliriz, cihatçı, kendilerinden yana olmayanların kafasını kestiren, ölümlerinden sorumlu olan birisi.
ABD işgalinden önce Irak’ta el kaide ile işgale direndi ve hapse düştü, 5 yıl hapis yattı ve bu süreçte ılımlı görüşlere sahip olduğunu söyledi çıktığında ama El Kaidede olmaya da devam etti. Daha sonra Suriye’ye geçti iki bin kadar militanı ile Esad’a karşı faaliyete geçti, 2017 de El kaideden ayrıldığını duyurdu.
Şam’ın düşmesinden sonra çok değişti ABD’nin terör listesinden çıkıp kellesi için konan 10 milyon dolarlık ödülün kaldırılmasını istiyordu artık değiştiğini de bir şekilde göstermek istiyordu, takke, sarık, cüppe gitti sakal kısaldı, koyu renk takım elbise, kravat takıyor düşünebiliyor musunuz, bu kadar omurgasızlık olabilir mi. Bizimkilerinde bir numara dostu geçenlerde kendisine gönderilen C. Başkanlığımıza ait bir uçakla Şam’dan alınıp Ankara’ya getirildi ve götürüldü bu Suriye C. Başkanı arkadaş. Şuna çok üzülüyorum 6 Şubat depremlerinin sanırım 2. Günüydü insanlarımız enkaz altında çıkarılmayı beklerken ve soğuktan ölürken bu işte en faydalı olacak olan maden işçilerimizi zonguldak’tan o bölgeye götürecek uçak bulamamıştık otobüslerle iki günde yorgun bir şekilde varabilmişlerdi bölgeye ne acı değil mi, ama Colani ve ekibini Şam’dan özel uçakla alıp geriye götürebiliyoruz. Yeri gelmişken iki yıl önce 6 Şubatta bir felaket yaşadık 11 ilimiz neredeyse yerle bir oldu 54 bin insanımızı kaybettik rahmetle anıyoruz, ruhları şad olsun büyük acılar yaşandı ve hala yaşanmaya devam ediliyor, verilen sözler yerine getirilemedi binlerce insanımız hala konteynerlerde yaşam mücadelesi veriyor.
Dönelim Colani’ye saray kapısında törenle karşılandı bu kişi ama zaman ayırıp bir Anıt Kabir ziyareti yapamadı Suudi abileri gibi aslında gitmemeleri daha keyfli biliyor musunuz orada yatan dünya liderimizde onları orada görmek istemezdi ne dersiniz haksız mıyım.
Birde yalan söylüyorlar 1. Dünya savaşında birlikte savaşmışız doğrudur askere alınan araplar ilk fırsatta kaçıp Türk askerine ihanet etmişlerdir. Yine bizimkiler geç kalmış gibi bunlar iş başına geçince Şam büyük elçiliğini ve Halep konsolosluğunu açıp bayrağımızı diktiler iyide Ankara’da Suriye büyük elçiliği yıllardır kapalı bu nasıl bir iştir.
Bu yaşananlardan sonra Suriye bizden para hortumlamaya devam edecek Colani’de ABD ve İsrail’in oyuncağı durumda onlar ne derse onu yapacak yani bu işten en karlı her zaman olduğu gibi bu iki ülke çıkacaktır.
Teğmenlerimiz için yazılacak bir şey yok aslında ülkede her gün neler oluyor görüyorsunuz buna bu çocuklarımızda eklendi ne yazık ki ama bir gerçek var bizim insanımız askerini sever bu çocuklarımız milletimizin gönlündeki yerini çoktan aldılar, M. Kemal’in askerlerine selam olsun.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Osman Fahri Ünal
Sıfır istifa
Burası Japonya değil Türkiye Cumhuriyeti, istifa etmek zayıflık gibi görünür bizde, Arapça’dan gelen bu kelimenin karşılığı af dilemekten geliyor, AKP iktidarında hiçbir bakan veya yönetici istifa edemedi, edemezdi de bizde hepsi görevden affını istedi diye geçiştirildi daha doğrusu bu dönemde istifa hep tepeden istendi.
Büyük bir felaket yaşadık bu bir ilk değildi sonda olmayacak bu yapıyla, uykularımız kaçtı, kahrolduk, aileler yok oldu 40 a yakın çeşitli yaşlarda çocuğumuz vardı kaybettiklerimiz içinde ülkemizin başı sağ olsun diyoruz, ailelere sabırlar diliyoruz, suçlular hukuk önünde hesap verecektir, sorumlular kim hiç sorumluluğu olmayan Bolu itfaiyesinden 3 kişi tutuklanıyor denetimde tek yetkili olan Kültür ve Turizm bakanlığından bırakın tutuklanmayı bir kişi bile göz altına dahi alınmadı, her kes topu bir birine atıyor, eski AKP’liler Bülent Arınç, Şamil Tayyar’ın dışında Nazif Okumuş dahi Bolu belediyesi burada bir bakkala bile ceza yazamaz çünkü sınırları dışında dediği halde Cem Küçük diye birisi var uzun süreli bir tedaviye ihtiyacı olduğu kesin, sarayın hizmetkârlarından, Bolu bld. başkanı tutuklanmalı diyor Allah ıslah etsin ne diyelim.
Bu ilk değil dedik 2003 de Bingöl deprem ile başlayan, Pamukova, Kütahya tren kazaları, Davut Paşa’daki patlama, Kara don, Soma, Ermenek, Şirvan maden kazaları, Van depremi, Aladağ öğrenci yurdu yangını, Çorlu tren kazası, Ankara tren kazası, İzmir, Elazığ depremleri, Orman yangınları, Batı Karadeniz sel felaketleri, Amasra maden ocağı patlaması, K. Maraş, depremleri, Adıyaman ve Şanlı Urfa sel felaketi, İliç maden kazası, Beşiktaş gece kulübü yangını, Balıkesir mühimmat fabrikası patlaması ve Kartal Kaya otel yangını felaketi, daha niceleri.
Bunlar aklımıza gelenler dostlar bir tane istifa var mı evet tutuklamalar oldu ama bunlar genelde alt kademelerdeki günah keçilerinden başkası değil.
Böyle bir yönetim şekli olmaz, bunlar tek adam yönetiminin ülkemize yaşattıkları, bakanlar seçilmişlerden değil atanmışlardan oluyor, Özel hastaneler sahibi Sağlık bakanı, Özel okulları olan M. Eğitim Bakanı, Turizm firması ve otelleri olan birini Kültür Ve Turizm bakanı yapıyorsun, hatta hatırlayın pandemide Ticaret bakanı idi ve kendi bakanlığına kendi firmasından dezenfektan satmıştı.
COLANİ OLDU AHMET ŞARA
Sevgili dostlar Suriye’de yaşananlarla ilgili belki dikkatinizi çekmiştir bu güne kadar hiçbir şey yazmadım, yazmaya da niyetim yoktu çünkü orası karma karışık üçe mi, dörde mi bölünecek nasıl bir yönetim şekli olacak gelişmeler ne yönde olacak ama bazı şeyler şekillenmeye başladı bizde bir ucundan girelim ne dersiniz.
HTŞ lideri Ebu Muhammet Colani Suriye de Arap milliyetçisi bir babanın oğlu olarak dünyaya geldi, zengin sayılabilecek bir yaşamı vardı ama o babasının aksine İslam’ı Araplığın önüne koydu, yakın zamana kadar el kaide ve işid militanı idi bir başka deyişle İslamcı terörist diyebiliriz, cihatçı, kendilerinden yana olmayanların kafasını kestiren, ölümlerinden sorumlu olan birisi.
ABD işgalinden önce Irak’ta el kaide ile işgale direndi ve hapse düştü, 5 yıl hapis yattı ve bu süreçte ılımlı görüşlere sahip olduğunu söyledi çıktığında ama El Kaidede olmaya da devam etti. Daha sonra Suriye’ye geçti iki bin kadar militanı ile Esad’a karşı faaliyete geçti, 2017 de El kaideden ayrıldığını duyurdu.
Şam’ın düşmesinden sonra çok değişti ABD’nin terör listesinden çıkıp kellesi için konan 10 milyon dolarlık ödülün kaldırılmasını istiyordu artık değiştiğini de bir şekilde göstermek istiyordu, takke, sarık, cüppe gitti sakal kısaldı, koyu renk takım elbise, kravat takıyor düşünebiliyor musunuz, bu kadar omurgasızlık olabilir mi. Bizimkilerinde bir numara dostu geçenlerde kendisine gönderilen C. Başkanlığımıza ait bir uçakla Şam’dan alınıp Ankara’ya getirildi ve götürüldü bu Suriye C. Başkanı arkadaş. Şuna çok üzülüyorum 6 Şubat depremlerinin sanırım 2. Günüydü insanlarımız enkaz altında çıkarılmayı beklerken ve soğuktan ölürken bu işte en faydalı olacak olan maden işçilerimizi zonguldak’tan o bölgeye götürecek uçak bulamamıştık otobüslerle iki günde yorgun bir şekilde varabilmişlerdi bölgeye ne acı değil mi, ama Colani ve ekibini Şam’dan özel uçakla alıp geriye götürebiliyoruz. Yeri gelmişken iki yıl önce 6 Şubatta bir felaket yaşadık 11 ilimiz neredeyse yerle bir oldu 54 bin insanımızı kaybettik rahmetle anıyoruz, ruhları şad olsun büyük acılar yaşandı ve hala yaşanmaya devam ediliyor, verilen sözler yerine getirilemedi binlerce insanımız hala konteynerlerde yaşam mücadelesi veriyor.
Dönelim Colani’ye saray kapısında törenle karşılandı bu kişi ama zaman ayırıp bir Anıt Kabir ziyareti yapamadı Suudi abileri gibi aslında gitmemeleri daha keyfli biliyor musunuz orada yatan dünya liderimizde onları orada görmek istemezdi ne dersiniz haksız mıyım.
Birde yalan söylüyorlar 1. Dünya savaşında birlikte savaşmışız doğrudur askere alınan araplar ilk fırsatta kaçıp Türk askerine ihanet etmişlerdir. Yine bizimkiler geç kalmış gibi bunlar iş başına geçince Şam büyük elçiliğini ve Halep konsolosluğunu açıp bayrağımızı diktiler iyide Ankara’da Suriye büyük elçiliği yıllardır kapalı bu nasıl bir iştir.
Bu yaşananlardan sonra Suriye bizden para hortumlamaya devam edecek Colani’de ABD ve İsrail’in oyuncağı durumda onlar ne derse onu yapacak yani bu işten en karlı her zaman olduğu gibi bu iki ülke çıkacaktır.
Teğmenlerimiz için yazılacak bir şey yok aslında ülkede her gün neler oluyor görüyorsunuz buna bu çocuklarımızda eklendi ne yazık ki ama bir gerçek var bizim insanımız askerini sever bu çocuklarımız milletimizin gönlündeki yerini çoktan aldılar, M. Kemal’in askerlerine selam olsun.
Kalın sağlıcakla
Osman Fahri Ünal