Bir süre önce Erdoğan seçim gezilerinde Hatay’da tehditler savurdu hani bize oy vermezseniz hizmet alamazsınız gibi ama bu tehditler ters tepti anket sonuçları işi nereye getirdi yasanın verdiği yetkiyle bu son seçimim olacak, benim için final dedi, tükürdüğümü yalamam dedi, yani iş sonunda lütfen’e döndü yani duygu sömürüsüne ama bakın burası çok önemli yasaların verdiği yetkiyle lafı bunu kimse bu saatten sonra yemez çünkü 2009-2012-2023, yıllarında da bu son demişti ve 2024 de yine bu son diyor ama bir türlü o son gelmiyor bunlar aldatmacadan başka bir şey değil. Zaten Bahçelide bizi bırakamazsın, gidemezsin diyor,nasıl güzel oynuyor herkes rolünü.

Akp Gen. Bşk.’nı sn. Erdoğan’a sormak lazım ülkede yerle bir olmuş olan bu ekonomiyi düzeltmek için size daha kaç seçim lazım. Kabul edelim bırakacak peki yerine kim gelecek oğlu Bilal Erdoğan’mı müthiş bir lider olabilir çünkü liderlik vasıflarının hepsini bünyesinde toplamış birisi, Galata köprüsünde Filistin’e destek mitingi yaparak ne kadar cesaretli birisi olduğunu gösterdi, İsrail’e ticaret yapanları bile kınayarak babasının başında olduğu hükümeti ağır bir şekilde eleştirmiş oldu aslında, bizde acaba bu ticareti yapanlar Ö. Özel’mi yoksa İmamoğlu’mu diye düşünmedik değil. 

Yerine gelecek ikinci aday M. Kurum olabilir mi ne kadar bareti ayağına giyip MHP’li Silivri’nin MHP’li bld. başkanı yanındayken yaptığı konuşmada burayı sel sularından biz kurtaracağız diyen bu gidişle oylar Sisi’ye mi bana mı, şimdi yeni moda İstanbul’u kaybeden Mekke’yi kaybeder  diyebilecek olan hepimizi her an ne diyecek diye heyecanlandıran bu arkadaşa mı bırakacak.

Birde ilginç olan bu Erdoğan’ın seçimi değil onun seçimi geçti bitti bunlar mahalli idareler seçimi, belediye başkanları seçilecek C. Başkanı değil.

Futbol oynayanlar veya merakı olanlar çok iyi bilir futbolda en mühim maç her zaman son maçtır, şampiyon olmak için hep önümüzdeki maça bakacaksın, bütün maçlara konsantre olamazsın olaya maç maç bakarsın. 

Erdoğan’ında futbol’da olduğu gibi önümüzdeki seçimlere bakacağı kesin, çok zor ama bu seçimi kazanırsa Allah ömür verirse bu kez son seçim 2028 deki genel seçim olacak hiç şüpheniz olmasın, Erdoğan o koltuğu asla bırakmaz, kesinlikle son seçimi falan değil.

2028 de Erdoğan’ın tekrar aday olabilmesi için TBMM ‘nin seçimleri yenileme kararı alması gerekiyor bunun içinde 360 oya ihtiyaç var, AKP ve MHP ‘nin 313 m. vekili var, YRP, Hüdapar, DSP’ yide eklediğinde 320 oluyor ki YRP ‘nin garantisi yok, bağımsızlarda tamam derse ancak 327 oluyor hala yaklaşık 40 m. vekil lazım burada 38 vekili olan İYİ parti ve 59 vekili olan DEM var bu partilere kanca atmak gerekiyor, şu an olmaz gibi görünüyor ama siyaset bu her şey olabilir, neler gördü bu gözler, neler.

İSTANBUL’U  KAYBEDEN

AKP Gen. başkanı Erdoğan için İstanbul dışında hangi şehir kazanılmış hangi şehir kaybedilmiş inanın hiç önemi yok ne demişti İstanbul’u kaybeden Türkiye’yi kaybeder bu kadar basit, varsa İstanbul yoksa İstanbul, peki neden İstanbul, bunu bilmek için kahin olmaya gerek yok 18 milyon nüfusu ile tam bir rantiye kapısı bu şehir. İstanbul seçimi AKP’nin siyasal finansmanı için son derece önemli, İmamoğlu’nun açıkladığı listeye bakılırsa AKP belediyesi döneminde dernek, cemaat, vakıflara aktarılan para 850 milyon TL. civarında İBB’de, oldukça ciddi bir para bu.

Birde şu günlerde ağızlarına almaktan korkuyorlar ama kimse engel olamaz yapacağız dedikleri kanal İstanbul gibi bir rant projesi var bu bölgede 1.5 milyon insan oturacak düşünebiliyor musunuz zaten yükünü çok fazlası ile almış İstanbul’u iyice bitirecek ama hiç önemi yok önemli olan rant çok yazık çok.

Şunu herkes çok iyi bilsin keşke ve pişmanlıkların telafisinin asla mümkün olmayacağı bir seçimdir bu seçim.

Başta İstanbul seçimi asla sıradan bir seçim değil, Türk milletinin var oluş mücadelesi olacak bu seçim.

GÜLME KOMŞUNA  GELİYOR  BAŞINA

Şimdi plağı bayağı bir geri sarıp bazı şeyleri hatırlayalım unutanlar ve hiç bilmeyenler var içimizde bu ülke R. Tayyip Erdoğan ile nasıl tanıştı. Ayni görüşe ve ideolojiye sahip üç parti aralarında uzlaşmaya varamadı 1994 İstanbul seçimlerinde üç ayrı aday çıkardılar oyları böldüler ve aradan Refah partisinin adayı Erdoğan sıyrılıp İstanbul’a başkan oldu hikâye böyle başladı eğer bu inat eden partiler bir araya gelip tek aday üzerinde anlaşabilseydi ülkemizin siyasi hayatında R. Tayyip Erdoğan ismi hiç olmayacaktı diyebiliriz. 

Şu sıralar başta sn. Erdoğan olmak üzere Efkan Ala ve Ak parti sözcüleri , sarayın yalakası basın neyi anlatıyor Y. Refah partisi onlara kaybettirmeye çalışıyormuş, CHP’ye kazandıracakmış gibi laflar ediyorlar birincisi sizler o partinin içinde gözlerinizi açıp siyasete başladınız ve merhum N. Erbakan’a ciddi bir kazık atıp başka parti kurdunuz ABD’nin desteği ile iktidar oldunuz şimdide oğlu çıktı bu emaneti geri alacağım diyor bunda kızacak bir şey yok, zaten son 4-5 seçimdir mum gibi eriyorsunuz farkında mısınız % 50 nin üzerinde olan oylarınız % 32 lere kadar geriledi görünen o ki bu seçimlerde çok daha ciddi bir oy kaybedeceğiniz çok net görünüyor, MHP olmasa hükümeti devam ettirme şansınız kalmadı, YRP’yi ciddiye almanızı tavsiye ediyorum müthiş bir çıkış içindeler bu Kestel ilçemizde bile çok net gözüküyor Kestel’de seçimin CHP ile YRP arasında geçeceği konuşuluyor. Bursa B. Şehiri de M. Bozbey’in kazanacağı kiminle görüştüysem kesin gibi, her görüşten insan bunu söylüyor, bunu asla bir CHP’li görüşüyle yazmıyorum.

Gelelim esas meseleye dedik ya hiç kızmaya hakkınız yok Erdoğan’da İstanbul’u ayni bu şekilde kazanmıştı şimdide aynen böyle bir defa daha kaybedecek, 1994 seçimlerinde Refah partisi adayı Erdoğan 973 bin,  SHP adayı Z. Livaneli 784 bin,  DSP adayı Z. Temizel 478 bin,  CHP adayı A. Dinçer 54 bin oy almıştı, 

SHP + DSP + CHP = 1 317 000 ( bir milyon üç yüz on yedi bin) toplam oyuna karşılık Erdoğan 973 000 bin oyla başkanlığı kazanmıştı.

Gülme komşuna, geliyor başına !!!

TEMEL  GIDA  MADDESİ  SİMİT

Şaka değil resmi gazetede yayınlandı Ekmek’te olduğu gibi simit fiyatı da belirlenirken ilgili federasyon Ticaret bakanlığından olumlu görüş alacak, bunun Türkçe açıklaması simit fiyatını da iktidar belirleyecek bir başka deyişle simit bundan böyle temel gıda maddesidir. Hatırlayın bir süre önce simitçiler odası simit fiyatını valilik onayıyla 15 TL. olarak açıklamış hemen ardından bakanlığa çağrılmış talimatla zammı geri aldık seçimlerden sonra ayarlama olacak demişti, yani seçimlerden sonra gelecek zam furyasında simitte var bir kenara yazın bunu.

Serbest piyasa ekonomilerinde böyle şeyler olmaz devlet müdahale edemez diyeceğimde serbest olarak ne kaldı’ki bu uygulamalar ancak kominist veya sosyalist idare şekliyle yönetilen ülkelerde olabilecek şeyler, peki şu an zarar ediyorlar yarın ben simit yapmıyorum kardeşim derse ne yapacaksın bakanlık kararı ile mi yaptıracaksın ülke ne hale geldi ileride bu yaşananları çocuklarımıza nasıl anlatacağız, yüzlerine hangi yüzle bakacağız.

7  DÜVELE KARŞI  VERİLEN  MÜCADELE

Seçimlerde sandık güvenliğinden kim sorumlu iç işleri bakanlığı peki iç işl. Bakanı ne yapıyor İstanbul’da M. Kurum’a oy toplamak için kapı kapı geziyor, onunla birlikte dış işleri bakanı ve sağlık bakanı ve diğerleri böyle bir şey nasıl olur olacak işmi, ama inanın İmamoğlu’nun ekmeğine yağ sürüyorlar tepkiler çok büyük ve kötü kaybedecekler.

İmamoğlu’nun rakipleri en başta C. Bşk. ve Akp gen. başkanı Erdoğan + M.Kurum + 17 adet bakan + Vali + 38 tane Kaymakam + 50 nin üzerinde basın, yayın kuruluşu gerçekten pes doğrusu Allah İmamoğlu’na güç kuvvet versin başka bir deyişle 7 düvele karşı savaşıyor, onun kalbi, yüreği çok temiz kesinlikle kazanacaktır.

Kalın sağlıcakla

Osman Fahri Ünal