TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Nedir yaşamak?

Yazının Giriş Tarihi: 03.01.2025 15:35
Yazının Güncellenme Tarihi: 03.01.2025 15:37

Binbir türden kötülüğün içine sıkıştırılmış hayatlarımızda
ekmek ve makarnayla doldurulmuş midelerimizle doyup, her güzel şeyin mahrumiyetiyle yaşadığımızı varsaymakmı?

Gelenek, din, baskı, yasak, günah,
Sömürü, şiddet, kötülük.
Yüksek ahlaksızlık,
Yüksek cehalet,
Yüksek ırkçılık.
Yüksek kadın cinayeti,
Yüksek çocuk sapkınlığı,
Yüksek adaletsizlik,
Yüksek kibir,
Yüksek enflasyon,
Yüksek zenginlik
Ve yüksek yoksulluk
Sonuç; halkın yarıdan fazlasının
çalıştığı sefalet maaşı
İçin yine zenginlerin belirlediği asgari miktar ile ortaya çıkan
"22,104 Türk Lirası" açlık maaşı.
Üstelik bir yıl boyunca sabitlendi
Asgari ücrete 2026 ya kadar başka artış yapılmayacak.
Ev kirasının en kötü ev ile ölçülendirildiğin de 10 bin liradan başladığını varsayarsak,
Yaşayabilmek için 12 bin lira
buna faturalar, ulaşım, çocuk, okul,
Beslenme, giyim, sağlık derken kalan para "HİÇ" bir de borç.
Kredi kartları ile günü kurtaranların sayısı azımsanmayacak kadar fazlalaştı. Buna borcunu ödeyemediği için mahkemelik olanları,
icralık olanlarıda eklersek sayı iyice büyüyor.
Kredi kartıyla yaşayan kişiler için bir darbe yine hükümetten geldi.
kredı kartına da yeni yeni kısıtlamalar getirildi.
Sıradan asgari ücret ve emekli maaşlarıyla yaşamak zorunda olanlar için yaşamak
mutlak yoksulluk, açlık, sefalet demek.

Bir sürü farklı iş sektöründe fabrikalarda işçiler grev yapıyor sendikalı olmak, biraz daha insanca koşullara ulaşmak için.
Sonuç işten atılmalar.
Ama örgütlü olan emekçiler, kaderine razı olmak yerine, mücadeleyi ve direnmeyi seçiyor.
Mücade edenler nispeten
hak ettikleri kazanımları alıyorlar.
Ama bu direnen işçilere pes ettirmek için her türden, baskı, şiddet ve yasak uygulanılıyor.

Okullar da karanlığa teslim edilmiş durumda.
Bir yanda uyuşturucular çocuklarımızı zehirliyorlar.
Bir yandan
Mahalle aralarında adım başı tarikatler boy veriyor.
Küçücük erkek çocuklar şalvar ve takke ve yine
Küçücük kız çocukları türban ve uzun
Elbıseler giyerek dolaştırılıyor carsaflı anneler, sakallı, takkeli babalar tarafından.
Okullarda nitelikli dersler öğretmen olmadığı için yapılamazken, onların yerine din ve benzer dersler veren imam hatipli öğretmenler getiriliyor.
Okullarda seçmeli ders adıyla din dersleri zorunlu bırakılırken matematik gerekli dersler azaltılıyor.

Her yönden köşeye kıstırılmış gibiyiz.
Ne yana kaçmaya çalışsak kaçış yolu
Tıkalı.
Diz çökmemiz, herşeyi kabul edip "buna şükür" dememiz bekleniyor.
Ama bütün bunlara karşı
boyun eğmeyip karşı çıkanlar
Mücadele edenler var, hep olacak.
Fabrikalarda işçiler
Okullarda laik ve bilimsel eğitimden vazgeçmeyen nice aydın öğretmenler var.
Kısa süre önce 5 gün iş bırakan Aile hekimleri, sağlık emekçileri de var.
Bir çok farklı belediye de iş bırakan işçiler var.
Her an her yerde
Mücadele için sesini yükseltmeye çalışan ve aynı hızla bastırılmaya çalışılan öfkeli, bezgin, yorgun işçiler var.

Ve herkes için insanca, eşit bir düzen mücadelesi vermekten hiç vazgeçmeyen sosyalistler, devrimciler var.
Zaman ne kadar karanlık ve umutsuz
Görünürse görünsün, zamanı aydınlığa çıkaracak birileri hep oldu, daima olacak.

Bizimde var, devrimcilerimiz, laiklerimiz, cumhuriyetçilerimiz tam bağımsızlıktan vazgeçmeyecen yurtseverlerimiz var.
THTM bunun için kuruldu
(Türkiye Halk Temsilcileri Meclisi)
Zaman geri doğru işlemez,
Daima ileri doğru ilerler.
Birileri bunun aksi için çabalasa da
Değişim kaçınılmazdır.
İnsan olduğumuzun farkına yeniden varacağız
Buna inanın, ben inanıyorum.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.